‘Beni parayla satın alan oldu mu?’

30 yıllık siyasi hayatında parayla ilgili hiçbir isnat olmadığını söyleyen Meral Akşener’in partide milletvekili borsası kurduğu ve İmamoğlu’nun adamına 3 milyon dolara vekillik sattığı öne sürüldü.

Geçmişte ülkücü camianın sevilen isimlerini yanına alarak kurduğu İyi Parti’yi CHP’nin koltuk değneği haline getiren ve terör örgütlerinin siyasi uzantılarıyla aynı ittifakta yer alan İP lideri Meral Akşener hakkında çarpıcı bir iddia ortaya atıldı. İYİ Parti’nin 3. Olağan Kurultayında yaptığı konuşmada, 30 yıllık siyasi hayatında parayla ilgili hiçbir isnat olmadığını söyleyen ve “Beni parayla satın alabilen oldu mu?” diyen Meral Akşener’in partide milletvekili borsası kurduğu ve İmamoğlu’nun adamına 3 milyon dolara vekillik sattığı öne sürüldü.

Milletvekili borsası kurulmuş

Daha önce de Akşener’in partide milletvekili borsası kurduğunu belirten İYİ Parti Kurucular Kurulu Üyesi Musa Ertugan, kişiler X hesabından eski İstanbul Organize Suçlar Şube Müdürü Adil Serdar Saçan’ın mesajlaşmasını paylaşarak “Al sana belge 1. İstanbul kurucu organize eski Şube müdürü Adil Serdar Saçan ile bir arkadaşımızın yazışması. Emeklerimiz üzerinden milletvekili borsası oluşturmuşsunuz. Tekrar söylüyorum siz siyasi emek dolandırıcısınız” dedi. Paylaşımında Akşener’e ‘siyasi dolandırıcı’ dediğini hatırlatan Ertugan, “Genel Başkan Meral Akşener bize ağır sözler söylemiş. Eyvallah doğru söylemiş ‘iftira atan şerefsizdir’ diyerek. Ben de diyorum ki; iftara atmadan attı diyenler kimlerse onlar da bin defa ş… dir” ifadelerini kullandı. Yakın zamanda partiden ihraç edilen Ertugan paylaştığı Whatsapp konuşmasında, Saçan’ın milletvekili adayı yapılan kişi hakkında “İmamoğlu’nun adamı. Vanlı. İnşaatçı. Üç milyon dolar vermiş” yazdığı görüldü.

Dürüstlük beklemek saflık

Kirli pazarlığı Akit’e değerlendiren Bağımsız Ülkücüler Platformu Kurucusu Adnan Baran, şunları dile getirdi: “14 Mayıs seçimleri öncesinde de benzer iddialar gündeme geldi. İYİ Parti içerisinde aday adayı olup da orada sıralamada liyakatin ya da partiye olan sadakatin değil de rantın, paranın, ahbap çavuş ilişkisinin öne geçtiği defalarca kamuoyuna yansıdı. Hepsi sıralamaya girmek için her türlü yola başvuruyorlar. Ondan sonra tabii gayri ahlaki yöntemler devreye giriyor. Sıraya giremeyenler bu defa dönüyor o kirli çamaşırları deşifre ediyorlar. İP kurulurken ilkeler üzerine, bir inanç üzerine kurulmuş bir parti değil. MHP’de aradığı makam, mevki birtakım yerlere ulaşamayan insanların biraraya oluşturduğu bir yapı. Oraya toplanan insanların kahir çoğunluğunun asıl amacı makam, mevki ve para-pul hırslarıydı. Beklentileri olduğu için kimse sesini çıkartmıyordu. Şimdi bu kirli pazarlıklar ifşa oldu. Bu yapıda ilkeli duruş beklemek bence zaten biraz saflık olurdu.”

İP’e hep şüphe ile yaklaştık

Batı Asya Araştırmaları Enstitüsü (BAAE) Başkanı Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu ise, şunları ifade etti: “Akşener, MHP’den istifa ettiği dönemde kendisine şüpheyle yaklaşmıştık. Daha önce DYP’de iken de şüpheyle yaklaşmıştık. Çok daha eski zamanlarda Muhsin Yazıcıoğlu’na bir takım tekliflerle geldiğinde yanındaki bir takım insanlara da o zaman şüpheyle karşılaşmıştık. Şimdi de İP denilen yapılanmayı kurmuş olduğunda da hala şüpheyle yaklaşımımız devam ediyor. ‘3 milyon dolara milletvekilliğinin satılmış’ olmasına ilişkin iddialar bizi şaşırttı mı? Hayır. Çünkü bu hanımefendinin nerelerle iltisaklı olduğu konusunda ciddi anlamda kafamızda her zaman soru işaretleri vardı. Bugün milletvekili satışıyla ilgili konu açığa çıktı. Acaba daha neler var? Bu pazarlıklar yapılırken elbette ki yanlarında değildik ama 10 yıl, 15 yıl, 20 yıl öncesine 28 Şubat sürecine, daha önceki dönemlere baktığımızda bu hanımefendinin hadiselere nasıl yaklaştığıyla ilgili, karakterini ve kişiliğini bildiğimiz için bunlara bugün de şaşırmıyoruz ve yarın da şaşırmayacağız.”