Osman Tatlı


Kitap ve Film Önerisi Üzerine

Osman Tatli


Kitap/Film genel bir kitleye yönelik olsa da bu bir yanilgidir. Ikisi de özeldir yani bireye yöneliktir. Birey düsüncesel ve duygusal olarak kendinden bir sey buldugunda özdesim kurar. Tatminlik hissi yasar. Kendi dünyanin bütününe parçalar yerlestirir. Böylece kitap/film özel bir anlam kazanir. Zaten bireye hitap etmeyen, kendini bulamtadigi durumlarda begenilmezlik olusur. Hatta bugün çok begenilen, takdir edilen ve kendisine hitap eden kitap/filmler ilerleyen zamanlarda birey için degerini kaybedip, önemsizlesebilmektedir. Nedeni ise kitap/filmlerin bireyin yasadigi döneme hitap etmis olmasidir. Baska bir deyisle kitap/film bireyin içinde bulundugu dönemi yakalamistir ve görevini yerine getirmistir. Zaman içinde birey o düsünce ve ruh halini terk ettiginde kitap/filmlerde anlamsizlasmaktadir.  Kitap/filmlerin basarisi bireyin ruhuna ve beklentisine hitap ettigindedir. Kitap/Filmler ne kadar iyi olursa olsun bireyin ihtiyacini karsilamiyorsa birey için bir anlam ifade etmez. Dolaysiyla bir birey için çok iyi, güzel, mükemmel, harika olan kitap/filmler baskasi için bu kadar takdire sayan degildir, aksine saçma sapan, gereksiz olabilmektedir. Ölçü kisilerin kendisi olunca yüklenen anlamlarda degisiklikler olabilmektedir. Dolaysiyla bizim begendigimizi baskasinin begenmemis olmasi kinanacak bir durum degildir. Zit durumlar da kitap/filmleri kötü yapmaz, kaliciligina zeval vermez. Çogunluk ve zaman burada belirleyicidir. Begeni ve iyinin ölçüsü birey olunca önerilecek kitap/filmlerde seçicilik önem kazanmaktadir. Yani bizim begendigimiz kitap/film karsimizdakine hitap etmeyebilir. Geri dönüsümler can sikici olabilir. Öneri de özeldir. Herkese her sey önerilmez. Biz begendik ve hosumuza gitti diye herkese tavsiye edilmez. Bizim yakaladigimiz frekansi karsimizdaki yakalamayabilir. Bizim içinde bulundugumuz ruh hali ile karsimizdakinin ruh hali farkli olabilir. Bu farklilik kitap/filmlere yükledigimiz anlami da degistirmektedir. Etkisi ve yönlendirmesi de farklilik görülmektedir. Öneri özel olunca da iyi taninmayan yani içinde bulundugu kültür ve ruh hali bilinmeyenlere öneri yapilmamasi en dogru olandir. Ayni ruh yolculugu yasayanlar ki bunu bilmek gerekir, birbirine öneride bulunabilir. Ki bu öneri anlamlilik kazanir ve hazzi tarifsizdir. Hosumuza gittigi için ya da baskalarinin hosuna gitmis olanlar öneri hatasidir. Kisinin ilgi alanina girmeyen bir öneri dogru degildir. Kitap/filmler bizde olumlu etki birakirken, karsimizda ayni etkiyi birakmayabilir. Iyi bir teshis konulmadan doktor, tedavi uygulamiyorsa kitap/filmlerde bunun gibi ele alinmalidir.  Her önümüze gelene kendimizi buldugumuz kitap/filmleri önermek herkesi kendimiz görmekten baska bir sey degildir. Hiç kimse biz degildir. Bizim yasadigimizi yasamaz. Herkesi kendimiz gibi görmek abarti bir iyimserlik ve yardimseverliktir. Bu yardimseverlik ruhu ve düsünceyi beslemedigi gibi öldürebilir de.  Birçok kitap/filmlerin yarim kalmisligi özensiz yapilan önerilerden kaynaklanmaktadir. Yine beklenen etkinin ortaya çikmamasi da bundadir. Sonra ben çok etkilenmistim, bu neden etkilenmedi diye, gereksiz kuruntulara gireriz. Bu perspektifle yola çikildiginda herkese kitap/film önerisi yapmanin dogru olmadigi, önerilecekse karsimizdakinin çok iyi taninmasi gerektigi sonuca varilmaktadir. Size özel olan size kalmalidir. Herkesi kendimiz gibi görme anlayisini bir kenara birakmali, kendi ruh yolculugumuzun azigini kendimiz hazirlamaliyiz. Baskasinin azigi bizi doyurmaz. Baskasinin ekmegine alismak, ruhumuzu öldürür.   Osman Tatli