1 Mart Seçimleri Cumhur İttifakı’nın kaderini tayin etmede önemli bir dönemeç oldu. Birçok vilayette sahip oldukları ezici çoğunluğu kaybeden ittifak, son yerel seçimlerden sonra ilginç arayışlara girişiyor. Bu çerçevede herhangi bir vilayette hangi partinin ağırlığı varsa o yöne doğru bir eğilim benimsiyorlar. Dolayısıyla, Cumhur İttifakı, kaybettiği ikmal etme adına lokal ittifaklara girişmeye çalışıyor. Mersin’de de benzer bir durumun varlığı, dikkatlerden kaçmıyor.
31 MART DÖNEMECİ
Son yerel seçimde alınan ağır hezimet AKP ve CHP cenahında Cumhur İttifakı’nın sorgulanmasına yol açtı. Partiler tabanlarından gelen şikayetleri dikkate almaya başladılar. En önemlisi AKP ve MHP birlikteliğini tehdit olarak görenler bile var. Siz bakmayın göz önünde konuştuklarına, perde gerisinde ciddi gerginlikler yaşanıyor. Sinan Ateş cinayeti ve davası kamuoyunda infiale yol açıyor. AKP bu duruma daha fazla sessiz kalamayacak. Süreç bir süre sonra farklı boyutlara evrilebilir. Tabi bundan sonra kamu kurumlarındaki partililerin atışmaları ve ihtilafları söz konusu olabilir. Yani anlayacağınız, uzun yıllar süren AKP ve MHP birlikteliği bir fikir çatışmasına yol açabilir. Bütün bu ihtimalleri göz önüne alan paydaşlar bir süre daha ittifakı sürdürme eğilimi taşıyor; fakat konjonktür ve parti tabanlarının rahatsızlıkları süreci ani bir nihayete erdirebilir. Açıkçası AKP’lileşen MHP; MHP’lileşen AKP, parti tabanlarında rahatsızlık uyandırıyor. Tüm bu gelişmelerin yaşanmasında 31 Mart seçimleri etkili oldu; çünkü bu tarihe kadar MHP-AKP birlikteliğiyle, birçok seçim zafer ile neticelenirken, artık AKP-MHP birlikteliği bir başarı getirmiyor. Kulislerde konuşulanların özetini geçtim. Mesele daha derinden ve farklı boyutlarla konuşuluyorsa da burada noktalamak uygun düşecektir.
MERSİN’DE NELER OLUYOR
Kulislerde Cumhur İttifakı’nın geleceği tartışılırken Mersin’de ittifakın farklı bir noktaya eriştiğini gözlemliyoruz. Malumunuz Mersin’de son yerel seçimler, CHP’nin ezici galibiyetiyle sonuçlandı. AKP’nin ve MHP’nin başarısı yok denecek kadar az. AKP ve MHP’den boşalan bazı alanları CHP doldurdu. Dolayısıyla belediye meclislerindeki eski gücünü kaybeden Cumhur İttifakı, farklı partilerle ‘’iyi geçinme’’ siyasetine girişmeye çalışıyor. Cumhur İttifakı teşkilatları ise Mersin'de sadece etiket kullanma derdinde… İttifak vekilleri de meydanı boş bıraktı. Kenti ziyaret eden vekil, neredeyse yok denebilir. Kentte, CHP karşısında duracak güçlü bir Cumhur İttifakı yok. Milletvekili desteğinden de mahrum kalan AKP-MHP ittifakına mensup belediye encümenlerinin önemli bir kısmı, yerel iktidar ile işbirliğine gitme kararı almış durumda. Memleketin selameti için mi? Değil tabiî ki. Sadece bir güce dayanarak rantlarını sürdürmek için. Bu konuda başarılı olacaklarına ihtimal vermiyorum; ayrıca iktidar olma yolunda CHP’nin belediyecilik anlayışının böyle bir girişime geçit vermeyeceği de muhakkak. Son bir ihtimal doğuyor, Cumhur İttifakı encümenleri, ilçe belediye başkanlarının partilerine geçebilir. Şuan için net bir şey söylemek zor olsa da AKP-MHP birlikteliğinin sona ermesi durumunda encümenlerin parti değişikliğine gitmeleri an meselesi.
VEKİLLER NE ALEMDE?
CHP’li ve DEM Partili vekillerin sık sık Mersin’i ziyaret etmeleri, söz konusu partilerin Mersin’e gösterdikleri önemi göstermektedir. İYİ Parti’nin vekili Burhanettin Kocamaz’ı konuşmaya lüzum var mı? Öte yandan AKP’den aday gösterilen HÜDA-PAR’lı Faruk Dinç’in Mersin’e pek uğramaması HÜDA-PAR tabanında dahi eleştirilere yol açıyor. MHP’li vekil Levent Uysal’ın seçildiği günden sonra Mersin’e kaç kez geldiğini söyler misiniz? AKP’li vekillerin Mersin’de CHP belediyeciliğine karşı strateji geliştirmeleri gerekirken, Ankara’dan seçilen AKP’li vekil Osman Gökçek'in Mersin’i gündemine alması Mersin'de bugün tartışmalara yol açtı. Nerede bu vekiller?Kentin sorunlarına da duyarsız kalmaları, partilileri çileden çıkarıyor. Hassaten AKP’li milletvekili Nurettin Nebati’nin Mersin ile bir bağlantısı yokmuş gibi davranması ve üstelik AKP’nin düzenlediği bayram programına bile iştirak etmemesi parti tabanında ‘’onca vekilimiz var; bal yapmayan arı gibiler, varlıkları yoklukları belli olmuyor’’ şeklinde tepkilere yol açıyor. Bununla da kalmayan vekiller zaman zaman birbirleri ile kavgaya tutuşuyor. Milletvekilleri Sibel Havva Söylemez ile Ali Kıratlı arasındaki gerginliği halk, gündeminden düşürmüyor. Tartışmadan, AKP kurmaylarının haberdar edildiği iddia ediliyor. Halkın yüksek perdeden konuştuğu bu isimlerin bir sonraki seçimde Mersin’den yeniden aday gösterileceğini iddia edebilir misiniz?
MEZİTLİ BELEDİYE MECLİSİ’NDE DURUM NEDİR
Aslında söz konusu duruma örnek olarak birçok ilçe ve büyükşehir meclisini örnek gösterebilirdim; ne var ki Mezitli örneği sürece dair önemli ipuçları veriyor. Birkaç gün önce Mezitli Belediye Meclisi’nde Tece’deki imar meselesiyle alakalı bir oylama gerçekleşti. Bölgede kat artışının sağlanmasına yönelik oylamada AKP ve MHP’ye mensup encümenlerin kararları şaşkınlığa yol açtı. Meclisteki 6 encümenin 5’i, CHP’nin kat artış kararına destek vermesi dikkatlerden kaçmadı. Meclis son dönemlerde ilk kez böylesi bir oy çokluğunu görmeye başladı. Benzer gelişmeleri farklı ilçelerde görmek de mümkün. Öte yandan büyükşehir meclisindeki Cumhur İttifakı encümenlerinin sessizliği ve pasifliği, 31 Mart yenilgisini yol açtığı bir şok olarak yorumlanıyor. Anlayacağınız, Cumhur İttifakı dağılma endişesi taşıyan bir kararsızlık ve zayıflıkla karşı karşıya. Önümüzdeki aylarda büyük kopuşların yaşanması kaçınılmaz.
