Suriye'de Beşar Esad rejimini deviren muhalif güçler resmen nizami ordu yapılanmasına geçiyor. 61 yıllık Baas rejiminin devrilmesinde büyük pay sahibi olan tüm muhalif gruplar Başkent Şam'a çağrılırken milli ordu yapılanması İdlib'de bulunan gruplarla başlayacak ve aşamalı olarak Suriye Milli Ordusu (SMO), Dera-Kuneytra hattındaki güney grupları tek çatı altında toplayacak.
Terör örgütü PKK-YPG yapılanmasının tabela uzantısı SDG'ye ilişkin gelişmeler ise örgütün sergileyeceği tavra göre şekillenecek. Şam'da yeni yönetimin savunma bakanı Murhaf Ebu Kasra başkanlığında başlayan toplantıda bölge, grup ayrımı olmaksızın tüm Suriye'nin korumasını üstlenecek ordu şeması muhalif komutanlarla paylaşıldı. Kurumların ihdası ve askerî hiyerarşiye dair detaylar paylaşıldı.
Suriye'nin, deniz, hava, kara güçlerinin yeniden yapılandırma sürecine Türkiye'nin de aktif biçimde danışman-uzman desteği vereceği öğrenildi. Ayrıca mutabık kalınan anlaşmaların fiiliyata dökülmesi ile Suriye'nin beş farklı noktasında Türk askerî varlığı da yer alacak.
Suriyeli General Ahmed Osman yaptığı değerlendirmede acil olarak 70-80 bin kişilik ordu iskeletinin oluşturulacağını söyledi. Suriye ile ilgili uluslararası müzakere süreçlerinde askerî temsilci olarak görev yapan Humus asıllı General Osman, geçtiğimiz günlerde ülkenin yeni lideri Ahmet eş-Şara ile özel bir görüşme gerçekleştirdiklerini kaydetti.
General Ahmed Osman " Şam'ın hedefi önümüzdeki bir-bir buçuk yıl içerisinde 300 bin kişilik bir ordu yapılanması oluşturmak. Hem içerideki hassas durum ve İsrail tehdidi bunu zorunlu kılıyor. Esad rejimi düştüğü gün 470 bin kişilik polis, ordu, istihbarat gücüne sahipti. Ancak o yapı İsrail ya da başka bir tehdit için değil; kendi halkına karşı konumlanmıştı. Artık bu durum değişti. Şu an İdlib'ten gelen 40-0 bin kişilik eski HTŞ gücü, SMO'dan katılacak 50 bin tecrübeli asker ve rejimde suça karışmamış subaylar, istihbarat görevlileri ve erlerle yeni ordu kısa sürede 150-200 bine ulaşır. Esad'ın verdiği koordinatlarla mahvedilen askerî altyapımızı da çok kısa sürede yeniden toparlarız. Bu noktada Türkiye'nin askerî desteği de olağanüstü
önem taşıyor" dedi
.
General Ahmed Osman.
Devrim sonrası kurulan hükûmet ülkenin hiçbir noktasında farklı askerî, siyasi yapıya izin verilmeyeceğini deklare etti. PKK-YPG yönetimi 8 Aralık'tan bugüne Şam'a sayısız görüşme başvurusunda bulundu. İlk talepleri PKK/YPG'nin mevcut hâli ile Suriye ordusuna katılımı olan terör cephesi daha sonra silahsızlandırılmayı ve salt siyasi entegrasyon talebini iletti. Yapılan diyalog çağrılarına ek Şam'dan bürokrasi, milletvekilliği ve bakanlık kontenjanı istendiği bilgisine ulaştı. Şam yönetimi ise tüm işgal alanlarının şartsız teslim edilmesi gerektiğini aksi hâlde ilk operasyonun PKK terör koridoruna gerçekleşeceğini ifade etti.
Esad rejimi döneminde PKK yandaşlarına alınan vatandaşlıkların iptali, Suriye dışından gelen teröristlerin ülkeyi terk etmesi, tapu kayıtlarının yeniden düzenlenmesi, değiştirilen demografinin asli şekline dönmesi ve Suriye vatandaşı PKK mensuplarının da yargılanması Şam'ın terör kanadına ilettiği maddeler arasında. Ahmet eş-Şara idaresi her şeye rağmen bu ilkeler ışığında değişimin diyalog yolu ile hallolmasından yana. Şam'dan yapılan kararlı açıklamalara paralel terör işgalindeki Haseke-Kamışlı-Rakka hattı da hareketlendi. Ruslar; Kamışlı-Ayn İsa-Haseke gibi PKK lokasyonlarındaki güçlerini tahliye etmeye başladı. ABD ise Suriye'nin en büyük petrol kuyularından Hak el-Omar'dan tahliyelere başladı.