Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda yaşanan bir tartışma, siyaset gündeminin en sıcak başlıklarından biri haline geldi. DEM Parti’nin kayyum atamalarına ilişkin grup önerisi görüşülürken başlayan “hukuk devleti” tartışması, partiler arası gerilimi en üst seviyeye taşıdı. Özellikle CHP’li Ali Mahir Başarır ve AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek arasında geçen diyalog, “kurt-eşek” hikâyesiyle daha da dikkat çekici bir boyuta ulaştı.
DEM Parti’nin “kayyum atamalarına” ilişkin verdiği grup önerisinin görüşmeleri sırasında, hukuk devleti ve seçimle gelen yöneticilerin yetkileri üzerine sert fikir ayrılıkları yaşandı. AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel, “Seçilmiş kişilerin teröre veya terör örgütlerine yardım etme hakkı yoktur” diyerek kayyum uygulamasını savundu. Bu sözlere karşı çıkan DEM Parti Grup Başkanvekili Koçyiğit ise “Kent uzlaşısı” formülünün etkili olduğunu, bu formül nedeniyle bazı belediyelere “hukuk kisvesi altında” operasyon çekildiğini öne sürdü.
CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır da benzer bir eleştiride bulunarak İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin AK Partili belediyelerle ilgili düzenlediği çok sayıda usulsüzlük raporu bulunduğundan bahsetti. Buna rağmen bu belediyelerin kapısının hiçbir sabah ansızın çalınmadığını ifade etti.
CHP’li Başarır’ın sözleri, AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek’i hedef alan eleştirilerle birleşince tansiyon iyice yükseldi. Gökçek, babası eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in hem görevdeyken hem de sonrasında yüzlerce soruşturmaya maruz kaldığını, ancak her seferinde ifade vererek süreci tamamladığını söyledi. Ayrıca kuliste Başarır’ın kendisine “Babana söyle, hakkımda tweet atmasın; ben de onu eleştirmeyeyim” dediğini ileri sürdü.
Bu iddiaların ardından CHP’li Başarır, kayınpederine ait olduğu söylenen Bodrum’daki yazlıkla ilgili suçlamaları reddetti. Sadece kayınvalidesinin küçük bir evine sahip olduklarını, bunun da dileyen herkes tarafından incelenebileceğini belirtti.
AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek de söz alarak babası eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in belediye başkanlığı döneminde 500 soruşturma, başkanlıktan sonra da 20 soruşturma geçirdiğini ve ifade vermeye gittiğini savundu.
Gökçek, Başarır'ın kuliste kendisine "Babana rica et, benim hakkımda tweetler atmasın. Ben de babanla ilgili kürsüde konuşmayayım" dediğini iddia etti. Gökçek ayrıca, Mezitli Belediye Başkanı'nın Başarır'ın kayınperedine ait Bodrum'daki bir evde oturduğunu iddia ederken "Mezitli Belediye Başkanı'yla aranda nasıl bir ilişki var? Oradaki arsa artışlarıyla ilgili nasıl bir ilişkin var" diye sordu.
Söz alan Ali Mahir Başarır, Osman Gökçek’in suçlamalarına yanıt verirken farklı bir yaklaşım sergiledi. “Kurt ve eşek” hikâyesini Meclis kürsüsünde anlatarak, bir eşekle tartışmanın başlı başına bir çıkmaz olduğunu ima etti. Başarır, “Kurt ne kadar haklı olsa da aslan yine de ‘haksızsın’ der; çünkü eşekle tartışmıştır” ifadeleriyle tartışmanın seviyesini eleştirdi.
Meclis’teki yüksek tansiyon, karşılıklı suçlamalar ve “kurt-eşek” hikâyesinin polemik malzemesi haline gelmesiyle daha da dikkat çekti. Siyasi partilerin birbirlerine yönelik sert ithamları, önümüzdeki dönemde de Türkiye gündeminde yer almaya devam edecek gibi görünüyor.