Türk Tabipleri Birliği /TTB) tarafından, “Başka bir sağlık sistemi, başka bir hekimlik ortamı mümkün” eylem programı kapsamında İstanbul’dan Ankara’ya “Beyaz Yürüyüş” düzenlendi. Sabah saatlerinde Kadıköy’den yola çıkan hekimler, Gebze’ye ulaştı.
Gebze Kent Meydanı’nda açıklamada bulunan hekimler, “Başka bir sağlık sistemi, başka bir hekimlik ortamı mümkün” pankartı açarak “Sağlık haktır, satılamaz”, “Sağlıkta şiddet sona ersin” ve “Örgütlü emek, sağlıklı toplum” yazılı dövizler taşıdı.
Kocaeli Tabip Odası Genel Sekreteri Kenan Cibaroğulları, bunun bir başlangıç olduğunu ifade ederek “Yol kadar yolculuk da yolda kiminle olduğun, kimlerle yolculuk ettiğin de önemlidir. Bu yolculuktaki desteğiniz için şeref duyduk, mutlu olduk, teşekkür ediyoruz hepinize. Çok yılgınız. Bir bütünün bütün parçaları olarak çok yılgınız. Hekimler, sağlık çalışanları, artan iş yükü, iş baskısı, 5 dakikada hasta muayenesi, maddi zorluklar ve siyasette sistemin hatalarının hekime yüklenmesi nedeniyle hekime karşı, sağlık çalışanlarına karşı yapılan rahatsız edici davranışlar nedeniyle çok yılgın, bitkin, isteksiziz.” ifadelerini kullandı.
Açıklamasında, “Peki, bu bütünün diğer parçası siz sevgili Gebzeliler, sevgili yurttaşlar, siz mutlu musunuz? Hastanelerden bir şekilde randevu bulsanız bile modern ve daha büyük olduğu gözüken binalarda sağlık hizmeti aldığınızda sağlığınıza kavuşabileceğinizi ve bunun bir şekilde daha iyi bir sonuca geldiğini düşünüyor musunuz? Peki ya sonra, ameliyat günü alabiliyor musunuz? Mutlu musunuz özetle?” sorularını yönelten Cibaroğulları, sağlığın sadece fiziksel olarak değil ruhsal olarak da iyilik hali olduğuna dikkat çekti.
Cibaroğulları, “O yüzden mutluluk da aslında sağlığımızın bir parçası. Ne yazık ki sanıyorum, çoğumuz için bu sorunun cevabı hayır olacak. Biz de yılgınlığımızı bir kenara atmak zorundayız. Bu daha başlangıç diyoruz. Sağlık sistemi çöktü. Yeni bir sağlık sistemi, başka bir hekimlik ortamı mümkün diyoruz.” sözlerini sarf etti.
Türk Tabipleri Birliği Merkez konseyi 2. Başkanı Pınar Saip de Gebze’nin bir işçi bölgesi olduğunu en fazla iş cinayetlerinin yaşandığı yerlerden birisi olduğuna dikkat çekti ve “Bunlar niçin oluyor? Çünkü iş yeri hekimlerimiz bağımsız koşullarda çalışamıyor. Kendileri taşeronlar aracılığıyla iş yeri patronlarının emri altında çalışmak zorunda. Oysa bağımsız bir iş yeri hekimliği mümkün. Sağlıklı koşullarda işçilerimizin çalışması mümkün. İş cinayetleri, önlenebilir ölümler arasında.” ifadelerini kaydetti.
Gebze’de bir diğer önlenebilir ölümün; hava, sanayi kirliliği ve bunların yol açtığı hastalıklar olduğunu kaydeden Saip, “Ülkemizde maalesef Sağlık Bakanlığı, hastaların çok fazla olmasıyla övünüyor. Yılda 1 kişi 11 kez hastaneye başvuruyor. Bu övünülecek bir şey değil. Mühim olan halkımızın hastalanmaması, bunun için de iş yeri güvenliğinin önlemlerinin alınması, halk sağlığı önlemlerinin alınması, parasız eğitim ve sağlık hizmetinin alınması, ulaşılabilir olması, bunlara nitelikli yetişmiş hekimlerin olması, sağlık çalışanlarının olması, yeterince beslenmemiz gerekli ancak böyle sağlıklı olabiliriz. Koruyucu hekimlik böyle olabilir.” açıklamasında bulundu.
Saip, birinci basamak sağlık hizmetlerinin özellikle güçlendirilmesine büyük bir ihtiyaç olduğunu vurgulayarak “Biz başka bir sağlık sistemi mümkün diyoruz. Bunların hepsi olabilir. Yeter ki bütçeden buna daha fazla pay ayrılsın. Tüm basamaklara gerekli destek verilsin. Bizler hastalarımıza yeterince zaman ayırabilelim, onların dertlerini dinleyelim. Bir set zinciri kurulsun ve onları sağlıklı bir şekilde sürecek katabilelim. Bu daha başlangıç diyoruz. Daha iyi bir Türkiye’yi kurmak için de hep birlikte mücadelemize devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
17.1 ° / 12.9 °
19 ° / 12.1 °
