Yeni Akit Yazari Zekeriya Say, bugünkü köse yazisinda adi kaçak su kullanimiyla gündeme gelen CHP'li Mersin Büyüksehir Belediye Baskani Vahap Seçer'e cevap niteliginde bir yaziyla okuyucusunun karsisina çikti.
Zekeriya Say'in yazisinin sonunda
'Öyle oturdugun lüks sitenin 800 tonluk havuzunu kaçak su ile doldurup, alin teriyle gazetecilik yapanlara “Havuz medyasi” demekle, etrafinda dönen usulsüzlüklerin üzerini örtemeyeceksin Vahap Bey.
Daha seninle, Beydegirmeni’nde dönen kaçaklari tartisacagiz, insallah!
Simdilik bol sulamalar!' su ifadelerle Vahap Seçer'in gündemdeki sicakligini koruyacagi mesajini verdi.
Yazinin tamami söyle;
Kiliçdaroglu 24 Aralik’ta, “Ey sahis, ey ucube rejim, ey yari cahil kadrolar, ey bu ucube koalisyonun dilini yutmus küçük ortagi, bellidir ki sizde akil galip gelmeyecek” diyerek önce küfretmis...
Ardindan, “Anayasamizin bize tanidigi haklari kullanarak, milletimizin sesini dinlemek üzere, “Haydi Meydana” diyorum” diye efelenmis ve 2023 seçimlerine yönelik ilk mitingini Mersin’de yapacagini ilan etmisti.
Dedigi gibi de oldu.
Önce ‘Acil seçim’ çagrisiyla 4 Aralik’ta Mersin’de bir miting gerçeklestirildi.
Aradan bir ay geçtigi halde baska bir ilde miting yapmayinca bu kez 3 Ocak’ta bir kez daha kente gelerek Mersin Büyüksehir Belediyesi Metro Temel Atma Töreni’ne katildi.
Miting havasi verilmeye çalisilan bu temel atma töreni sonrasi Mersin’le, daha dogrusu CHP’li Vahap Seçer’in yönettigi Büyüksehir Belediyesi ile ilgilenmeye basladim.
Sosyal medya platformlarinda yaptigim küçük arastirmalarda, henüz 3. yilini geride biraktigi halde CHP’li Seçer’e karsi sessiz bir çigligin yükseldigine sahit oldum.
Bir yanda, belediyedeki müdürlerin ultra lüks otellerde düzenlenen yilbasi eglencelerinde dansöz oynatiklarini…
Diger yanda, sirf bu görüntüleri haberlestirdigi için gazetecilerin evlerinin gece yarisinda bir düzine polis memuruyla basildigini gördüm..
Bendeniz, mesleginin geregini yapan bir gazetecinin evi, gece yarisi nasil basilir diye düsünürken…
CHP’li Baskan Seçer’in, Avukatlik Kanunu’na göre “kinama cezasi” gerektirdigi halde, sözde tarafsiz bir avukat ve kuzeni olan Adana Baro Baskani Semih Gökayaz’i emrindeki belediyede “danisman” olarak çalistirdigini duydum.
‘Bu, nasil olur?’ diye düsünürken, bu kez de Gökayaz’in kardesi Serdal Gökayaz’in da akraba kontenjanindan belediyede Sosyal Hizmetler Daire Baskanligi’na getirILdigini ögrendim.
“Daha fazla abartmamistir” derken, hukuk danismanligi görevini ise kuzeninin esi olan ve Adana’da ofisi bulunan Av. Tuggen Gökayaz’a teslim ettigi ortaya çikti.
Derken elime, belediyenin güvenligini amcasinin oglu Taner Seçer’e emanet ettigi bilgisi ulasti.
O arada, pandemi nedeniyle birakin turistin gelmesini, Mersin halkinin bile sokaga çikmadigi bir dönemde, CHP’li Seçer’in, aralarinda “il haritasi” ve “cezerye kutusu” gibi uyduruk kalemlerle sisirilmis 5 milyon 296 bin 393 TL’lik baski ve cilt ihalesine çiktigini haberlestirdim.
11 Ocak’ta ise, 20 bin çanta için 2 milyon 612 bin TL’lik fatura ödendigi halde yalnizca 16 bin adedinin dagitildigi, aradaki 4 bin çantanin akibetinin ise meçhul oldugunu ifsa eden, “CHP’li belediye çanta ile götürmüs” baslikli haberi yazdim.
15 Ocak’ta da, bu ihalelerle birlikte toplamda 16 milyon 139 bin 822 TL’lik, 8 adet ihalenin CHP’ye yakin oldugu söylenen isadami Emrah Yilmaz’in iki farkli firmasina verildigini haberlestirdim.
Akabinde, adrese teslim balli ihaleleri yapan Mersin Büyüksehir Belediyesi’nin Ihaleli Isler ve Satin Alma birimine, Seçer’in belediye baskani seçilmeden önce kendi sirketinde çalistirdigi Eda Güngörer’i, Ihale ve Satin Alma Sefi olarak atadigini yazdim.
•
Tabii bu arada…
Adana Baro Baskani olan kuzeni Semih Gökayaz’in esi Av. Tuggen Gökayaz’a ait Seyhan’daki hukuk bürosundan bir açiklama metni aldim.
Içinde bolca “sözde” geçen metinde hem bana hakaret ediliyor hem de, “20 bin çanta için ihaleye çikmistik ama canimiz istedi 18 bine düsürdük” seklinde, hiçbir belge gösterilmeden “is eksilisi”ne gidildigi yaziyordu.
Hukuk bürosunu arayip böyle bir açiklama olmayacagini, “is eksiltme tutanaklari”nin, “referans numarasiyla” birlikte tarafima verilmesi gerektigini söyledigimde, olay daha da saçma bir hal aldi.
Zira hiçbir belge gösteremeyen Seçer’in akrabalarina ait hukuk bürosu, bu kez pandemi döneminde yapilan ihaledeki “il haritasi”, “cezerye kutusu” gibi sisirme kalemlerin yine “pandemi” gerekçesiyle basilmadigini itiraf etti.
“Peki ya ödeme yapildi mi?” diye sorudugumda, benimle iletisimi tamamen kestiler.
Sonra da!..
2 Subat’ta, “CHP’li baskandan kaçak su rezaleti” mansetiyle, CHP’li Vahap Seçer’in, ikamet ettigi denize nazir, milyonluk Neptün Yali Sitesi’nin havuz dolumunda ve bahçe sulamasinda kaçak su kullandigini belgeleriyle desifre eden haberimiz yayimlandi.
Akabinde, MHP Milletvekili Olcay Kilavuz TBMM’de basin açiklamasi gerçeklestirerek, Seçer’in yasadigi sitedeki kaçak su kullanimini Meclis’ten haykirdi.
MHP’li Kilavuz’un toplantisindan sonra basini kuma gömen, defalarca aramama ragmen sorularima cevap vermeyen CHP’li Vahap Seçer, önceki gün yapilan Mersin Büyüksehir Belediye Meclisi Subat Ayi Toplantisi’nda, AK Partili Meclis Üyesi Mevlüt Ekmekçi’nin sorusu üzerine nihayet açiklama yapti.
“Sitem orada” diyerek su hirsizligi yapilan Neptün Yali Sitesi’nde oturdugunu dogrulayan Seçer, kaçak su kullanimi nedeniyle tutanak tutularak, 2 bin 773 TL para cezasi kesildigini kabul etti.
“Bu konu o zaman bana geldi. Ceza varsa kessinler ben hakkima düseni ödeyecegim” seklinde açiklama yaptigini itiraf etti.
Daha önce yalanlamaya çalistigi ihalelerde, “is eksiltme tutanaklari” ve “referans numarasi” gibi belgeleri gösteremedigi için üç maymunu oynayan…
Mersin Belediyesi’ndeki yandas kadrolasma hakkinda “gik”ini çikarmayan CHP’li Vahap Seçer…
“Kaçak su” rezaletinde sanki haberin konusu kendisi degilmis gibi, “Eger bir tane akrabamin orada oturdugu ispat edilsin, ben baskanliktan istifa edecegim” diyerek, içine düstügü sikintili durumdan çikmaya çalisti.
Tabii, karsisinda oturan Meclis Üyeleri, “Baskanim, tatavayi birak. Ikamet ettigin site bal gibi kaçak su kullanmis iste” diyemedigi için, simdilik bu rezaletten siyirdigini saniyor.
Öyle oturdugun lüks sitenin 800 tonluk havuzunu kaçak su ile doldurup, alin teriyle gazetecilik yapanlara “Havuz medyasi” demekle, etrafinda dönen usulsüzlüklerin üzerini örtemeyeceksin Vahap Bey.
Daha seninle, Beydegirmeni’nde dönen kaçaklari tartisacagiz, insallah!
Simdilik bol sulamalar!