Yigit bir dava adami! Mahmud Esad Cosan hoca dualarla yâd ediliyor
Ilim, fikir ve gönül insani Mahmud Esad Cosan hocaefendi, vefatinin 21. sene-i devriyesinde rahmetle aniliyor. Peki Mahmud Esad Cosan kimdir? Iste Mahmud Esad Cosan Hocaefendi'nin hayati ve eserleri.
4 Subat 2001 günü Hakka yürüyen Mahmud Esad Cosan Hocaefendi, Avustralya'da kiliseden çevirdigi bir caminin açilisina giderken saibeli bir trafik kazasinin ardindan aramizdan ayrilmisti.
Mahmud Esad Cosan, hem Tasavvuf Mürsidi, hem akademisyen olarak ülkemizde bir çok basariya, faaliyete imzasini atmis, kendisinden geriye bir çok kitap ve sohbet birakmistir.
'Islam, bir köseye çekilip dindarlik yapmak degil, hayati mümin bir üslupla yasama sanatidir.' diyen, yaptigi sohbetlerle ve kitaplariyla gönülleri fetheden Mahmud Esad Cosan Hocaefendi'yi rahmetle aniyoruz.
Mahmud Esad Cosan kimdir?
Çanakkale’nin Ayvacik ilçesine bagli Ahmetçe köyünde dogdu. Babasi Halil Necati Efendi, annesi Sadiye Hanim’dir. Büyük dedesi Molla Abdullah tahsilini Istanbul’da tamamlamis, Naksibendî-Hâlidî seyhi Gümüshânevî’ye intisap etmis, Istanbul’da Fâtih medreselerinden icâzet alan dedesi Molla Mehmed, I. Dünya Savasi’nda sehid olmustur.
Babasi Halil Necati Efendi ailesiyle birlikte 1942 yilinda Istanbul’a gelip Istanbul Müftülügü’nde göreve basladi. Mahmut Esat ilk ve orta ögreniminden sonra girdigi Istanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arap-Fars Filolojisi Bölümü’nden 1960’ta mezun oldu.
Ayni yil Ankara Üniversitesi Ilâhiyat Fakültesi’nde Klasik Dinî Türkçe Metinler Kürsüsü’ne asistan olarak tayin edildi. Hatiboglu Muhammed ve Eserleri adli teziyle 1965’te doktor, Haci Bektâs-i Velî: Makalât adli çalismasiyla 1973’te doçent, Matbaaci Ibrâhîm-i Müteferrika ve Risâle-i Islâmiyye isimli takdim teziyle 1982’de profesör unvanini aldi.
Ankara Üniversitesi Ilâhiyat Fakültesi’nde, 1967-1968 ögretim yilinda yine Ankara’da bir özel yüksek okulda, 1977-1980 yillarinda Sakarya Devlet Mimarlik Mühendislik Akademisi’nde çesitli dersler okuttu.
1987’de kendi istegiyle emekliye ayrildi. Esat Cosan, henüz orta ögretim yillarinda iken babasinin yaninda Naksibendî-Hâlidî seyhlerinden Serezli Hasib Efendi ve Abdülaziz Bekkine’nin sohbetlerine katilirdi. Bekkine’nin vefatindan sonra Mehmet Zâhit Kotku’ya intisap etti. 1960’ta seyhinin kiziyla evlendi ve bu evlilikten iki kizi, bir oglu oldu.
1977’den itibaren seyhinin emriyle Iskender Pasa Camii’nde pazar günleri Gümüshânevî’nin Râmûzü’l-ehâdîs’ini okutmaya baslayan Cosan, ayni yillarda kis aylarinda Ankara Haci Bayrâm-i Velî Camii’nde haftanin belli günlerinde Râmûzü’l-ehâdîs’e devam etti.
Yine o yillarda Sanayi ve Teknoloji Bakanligi ek hizmet binasi olarak kullanilan Ulus’taki Ankara Palas Oteli’nde özellikle üniversite ögrencilerine yönelik Türk edebiyati ve Osmanlica seminerleri düzenledi. Devlet Planlanma Teskilâti’nca olusturulan komisyonda yer aldi ve Türkiye’nin Mânevî Kalkinma Raporu’nu hazirladi.
Mehmet Zâhit Kotku’nun vefatinin (1980) ardindan onun yapmis oldugu irsad hizmetlerini devam ettirdi. Bu maksatla olusturdugu ders ve sohbet halkalarinin yani sira medya alaninda da faaliyet gösterdi. Bu çerçevede yayimlanmasina öncülük ettigi Islâm, Kadin ve Aile, Ilim ve Sanat, Gülçocuk, Panzehir gibi haftalik ve aylik dergilerde basyazilar yazdi.
Sagduyu adli günlük gazetenin, ulusal ve uluslararasi frekansta yayin yapan Akra FM radyosunun ve yerel yayin yapan Ak TV’nin kurulmasinda rol aldi, buralarda periyodik konusmalar yapti.
Çesitli vakif ve derneklerin olusumuna katki sagladi. Hakyol Egitim Yardimlasma ve Dostluk Vakfi, Ilim Kültür ve Sanat Vakfi, Saglik Vakfi, Ilim Kültür, Ahlâk ve Çevre Dernegi ile Hanimlar Dernegi bunlardan bazilaridir.
Hakyol Vakfi bünyesinde Istanbul’da bir hadis enstitüsü, Ankara’da da fikih enstitüsü kurdurdu. Ancak ülkedeki siyasal ortamin elverissiz sartlarinin faaliyetlerini engellemesi üzerine 1998’de Avustralya’ya gidip yerlesti. Burada birçok cami, kültür merkezi ve kurumlarin açilmasina öncülük etti.
Bir cami açilisina giderken Dubbo sehri yakinlarinda geçirdigi trafik kazasinda damadi Ali Yücel Uyarel’le birlikte 4 Subat 2001 tarihinde vefat etti. 8 Subat 2001’de Istanbul’a getirilen naasi ertesi gün Fâtih Camii’nde kilinan cenaze namazinin ardindan Eyüpsultan Mezarligi’na defnedildi.
Kaynak: Yeni Akit