Tarih: 10.11.2021 14:52

Uzmanlar Kök Hücre Naklinde Çok Bilinen Yanlislari Anlatti

Facebook Twitter Linked-in

Pamukkale Üniversitesi Terapötik Aferez Merkezi sorumlusu Doç. Dr. Sibel Kabukçu Hacioglu, hayata tutunmaya çalisan birçok hastanin sagligina kavusabilmek için dokulariyla uyumlu bir bagisçidan yapilacak kök hücre naklini bekledigini, bunun için yapilmasi gerekenin ise çok basit bir islem oldugunu belirterek toplumdaki saglikli kisileri ölümle savasan hastalara “can” olmaya çagirdi. Ülkemizde, basta lösemi, lenfoma ve ek olarak diger organ kanserleri, dogumsal metabolik hastaliklar, bagisiklik sistemi yetersizlikleri ve Akdeniz anemisi gibi dogumsal kansizliklarin da tedavisinde kök hücre naklinin gerekli oldugunu vurgulayan Dr. Kabukçu Hacioglu, “Toplumumuzda kök hücre nakli ile ilgili bagis sonrasi kalici yan etki ve agrili bir süreç olmasi, hastaneye yatma gerekliligi gibi birçok yanlis bilgi dolasiyor. Bu tür yanlis bilgileri ortadan kaldirmak ve kök hücre bagisi farkindaligina dikkat çekmek gerekiyor” dedi. “Islem sonucunda kisi yürüyerek evine geri dönüyor” Kök hücre bagisi süreci ve dogru sanilan yanlislar ile ilgili Doç. Dr. Hacioglu, sunlari anlatti: “Saglikli bir vericiden alinan ve tüm kan hücrelerinin en bastaki hali olan kemik iligi kök hücreleri, birçok ölümcül hastaligin tedavisinde kritik rol oynuyor. Fakat kök hücre bagisinda bulunan donör sayisinin azligi, umudunu buna baglayan hastalar için oldukça büyük bir dezavantaj. Ülkemizde Türkiye Kök Hücre Koordinasyon Merkezi (TÜRKÖK), kök hücre ve kemik iligi nakli bekleyen hastalarla, gönüllü bagisçilari bulusturuyor. Kök hücre nakillerinde alici ve verici arasindaki uyumu tespit etmek için doku antijenlerine bakiliyor. Doku antijenleri, özellikleri nedeniyle maalesef çok fazla farkliliklardan olusuyor. Uygun bir bagisçi bulunabilmesi için en az yüzbinler hatta milyonlar taranmali. Bu nedenle nakil bekleyen hastalara yardimci olmak amaciyla, kök hücre bagisçisi olmayi kabul eden çok sayida gönüllüye ihtiyaç var.” Dönor olan kisilerin ameliyata alinmasi ve ya hastaneye yatirilmasi gibi bir durum olmadigini belirten Doç. Dr. Hacioglu, “TÜRKÖK’e donör olmak sanilanin aksine donörün kök hücrelerine zarar veren, ameliyat veya hastaneye yatmayi gerektiren bir isleme evet demek anlamina gelmiyor. Damarlarimizdaki kök hücreler dogal seyrinde bagis yapmak için yeterli miktarda degildir. Bu kök hücrelerin sayisini artirmak için toplama isleminden 5 gün öncesinden itibaren kök hücreleri artirici asilar yapilir. Toplama günü kapali ve tamamen steril bir sistemle çalisan cihaza baglanir. Bir kolundan alinan kan cihaza girer. Cihazda kök hücreler ayiklanir. Geriye kalan diger tüm kan bileseni bagisçiya geri verilir. Bu islem ortalama 3-4 saat sürer ve islem sonucunda kisi yürüyerek evine geri döner” seklinde konustu. Dr. Kabukçu Hacioglu son olarak “18-50 yasinda saglikli bir bireyseniz, kronik ve bulasici herhangi bir rahatsizliga sahip degilseniz siz de hayat kurtarabilirsiniz. Bunun için yapmaniz gereken size en yakin Kizilay gönüllü verici merkezine giderek onam formunu doldurup 3 tüp kan örnegi vererek ilk adimi atmak” diyerek tüm halki bu konuda duyarli olmaya çagirdi.


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —