Büyük Ev Ablukada’nin sevilen solisti Gülinler’in sundugu Zorlu PSM’nin dijital serisi “Bir Masada Oturduk”, söz ve müzigi kendisine ait olan son teklisi “Sis”i Mayis ayinda dinleyicilerle bulusturan Ceylan Ertem’i agirladi. Ertem’in müzikal serüveni ve yasantisina dair samimi açiklamalarda bulundugu keyifli sohbet simdi Zorlu PSM YouTube kanalinda yayinda.
Çekimleri sevilen caz kulübü touché’de fiziki mesafe önlemleri ile gerçeklestirilen, Bant Mag.’in da editöryel ve kreatif olarak dâhil oldugu Zorlu PSM Youtube kanalinin dijital serisi “Bir Masada Oturduk” yeni bölümünde güçlü yorumu ve besteci kimligiyle tanidigimiz Ceylan Ertem’i agirladi.
Yeni bölümünde Gülinler’in konugu olan Ceylan Ertem, evini paylastigi hayvan dostlarindan, hayallerinden, Beyoglu’nda her hafta sahne alip coverlar seslendirdigi yillara uzanan müzikal serüveninin yani sira yasantisina dair de samimi açiklamalarda bulundu.
‘’ Sebnem Ferah ile düet yapmak istiyorum.’’
Uzun süredir sektörün içerisinde olan deneyimli sanatçi Ertem, pek çok sanatçi arkadasiyla düet yapma firsati yakalamasinin yaninda kendisine sorulan “Düet yapmak istedigin bir isim var mi peki, aklinda olan?” sorusuna “Sebnem Ferah geliyor aklima ilk, degisik ve güzel olabilecegini düsünüyorum. Bir sarki da yazdim aslinda yakin zamanda kendisine de gönderecegim, söylemek ister mi diye?” cevabini verdi.
“Benim hayatimi müzige olan askim kurtardi.”
Uçak fobisi sebebiyle pek çok yurtdisi gezisinin kara yolu araciligiyla gerçeklestiren deneyimli sarkici, “Kara yoluyla Türkiye’den Londra’ya gittim, sonrasinda sahneden inmek zorunda kaldim. Benim için çok zor dönemlerdi.” sözleriyle anlatti.
‘’Kiyida kösede kalmis demeden içindeki her seyi dökmek en önemlisi.’’
Uzun yillardir terapiye giden ve dogru terapisti bulmak kaydiyla herkese terapiyi tavsiye ettiginin de altini çizen Ertem, “Bazilari için durum içinde olan bir findik kabugu, atiyor kurtuluyor, tek seansta halledilir denilen farkli terapi yöntemleri için görüsmeye gittigimde sizin için on bes seans gerekli gibi cümleler duyuyordum. Çok çetrefilli, sogan kabugu gibi soydukça altindan baska bir sey çikiyor. Beni müzige olan askimin yaninda arkadaslarim da kurtardi diyebilirim. Onlarla konusmak ve kiyida kösede kalmis demeden içindeki her seyi dökmek en önemlisi bence.” ifadelerini kullandi.
