Bogaziçi Kitalararasi Yüzme Yarisi’na ilk kez katilan ve kadinlar kategorisinde zirveye çikan Galatasaray Spor Kulübü Yüzücüsü Milli Sporcu Nida Eliz Üstündag, Ihlas Haber Ajansi’na özel açiklamalarda bulundu. 3.5 yasinda jimnastik yaparak spora basladigini söyleyen 25 yasindaki sporcu, yüzmeyi 5 yasinda ögrendigini ve 7 yasinda da yüzme sporuna dahil oldugunu ifade etti. 2016 Rio Olimpiyatlari’nda 200 metre kelebek stilde Türkiye rekoru kiran ve 2018 Avrupa Sampiyonasi’nda bu rekoru gelistiren Nida Eliz Üstündag, kendisine ait olan bu rekoru Avrupa Kisa Kulvar Sampiyonasi’nda da gelistirmek istedigini ifade etti.
“Denizden korkuyoruz”
Nida Eliz Üstündag, yüzücülerin denizden korktugu söylentisinin dogru oldugunu ifade ederek, “Aslinda hala korkuyoruz denizden. Deniz ile havuz çok farkli. Havuzda akinti yok, dalga yok, rüzgar yok. Havuzda dibi görmeye aliskiniz, denizde göremiyorsunuz. Yarisin heyecaniyla zaten görmeniz mümkün degil. Birçok sporcuyla ayni ayna yarisiyorsunuz. Ister istemez çarpisiyorsunuz. Deniz daha farkli bir alan. Ben normalde havuzda yüzüyorum. Marmaris’te 6 KM açik denizde yüzmüstüm ama Bogaz çok daha farkli. Normalde 4-5 duba verirler ve etrafinda yüzersiniz. Bogaz’da ise bir noktadan baska noktaya yüzmeniz gerekiyor. Ters akintiya girmemeniz gerekiyor. Her baba yigidin harci degil desem yanlis olmaz. Birincilik kolay gelmedi. Ama o kadar imkansiz degil. Son derece güvenlikli bir organizasyon. Bu önlemler olunca insan kendisini rahat hissediyor. En kötü ihtimalle elimi kaldirip bonemi çikaririm, beni alirlar. Ama ters akintiya girince Bebek sahilden çikmak da mümkünmüs. Köprünün altindan geçerken, gölgeden dolayi su soguyor, bu çok farkli bir deneyim. 2 bin 600 kisiyle koca Bogaziçi’nde yüzmek çok farkli bir deneyim. Bir ara kayboldugumu hissettim ben yarista” diye konustu.
“Birincilik beklemiyordum, güzel oldu”
Yaris sirasinda bir noktada kayboldugunu sanan genç sporcu, “Bogaz’in tek yöne gittigini biliyorum. Bir noktada etrafimda kimse göremedim. Gözlügüm bugulandi, günes vuruyor. Havuzda duvar itiyoruz ama denizde öyle bir durum yok, bu nedenle minik bir kramp durumu oldu. Yorgunluk ve stres etkisiyle ‘Yanlis bir yere mi gittim’ diye düsündüm. Sonra biraz daha stresi durdurup, sakinlestim. Bir noktada durup gözlügümü çikardim. Çünkü Galatasaray Adasi’ni görmem gerekiyordu rota için, fakat ben adayi göremedim. Sonrasinda bir durup etrafima bakip devam ettim. Kürsü bekliyordum ama birincilik beklemiyordum, güzel oldu” açiklamasini yapti.
“Pandeminin ardindan bizim için sezon zorlu geçti”
Pandeminin yüzücüleri çok etkiledigini ifade eden Nida Eliz Üstündag, “Pandemide Türkiye’de ilk vaka mart ayinda çikti ve nisanda havuzlar kapandi. Sonrasinda 3 ay evden çikamadik ve bu süreç bizi çok yipratti. Bizim için daha farkliydi, yüzme çok su ihtiyaci olan bir brans. 1 gün antrenman yapmayinca 1 hafta geriye gidersiniz. Sporcular olarak söyle bir avantajimiz vardi, yalniz degildik. Yasadigimiz seyi dünyadaki bütün sporcular yasadi. Bu nedenle bu zorluklarla bütün halinde savasmak farkli bir duyguydu. 2020 Olimpiyatlari karmasasi vardi ve sonra ertelendi. Geçtigimiz hafta gerçeklesti olimpiyatlar. Simdi Paralimpik Olimpiyatlari baslayacak. Bütün sporcularimiza da basarilar dilerim, kalbimiz onlarla. Pandemi sonrasinda hepimizin mücadelesi ayni yerden basladi. Bizim sezonumuz normalde 11 ay sürüyor ama bu sezon 2 sezonun birlesimi gibi oldu ve 15 ay oldu. Bu da çok uzun bir süre. Stres artinca sakatliklar artiyor. Zorlu bir süreçti fakat keyifli geçti. Ben minik bir farkla olimpiyatlara gidemedim. Ama yarislari izledikten sonra 2024 hedefim oldu. Normalde yoktu hedefim ve simdiden hazirlanmaya basladim. Keyifli bir süreç olacagini düsünüyorum” ifadelerini kullandi.
“Colorado Springs’teki kampta yer almak çok önemliydi”
Dünyanin en önemli yüzücülerinden Michael Phelps ile birlikte ayni tesiste antrenman yapma sansi yakalayan Nida Eliz Üstündag, “Federasyon, 2014 yilinda Michael Phelps’in antrenörü Bob Bowman’dan danismanlik aliyordu. Ortak bir kamp düzenlendi. Türkiye’den 10 sporcuyla kampa gittik. Tek kadin sporcu bendim. Oldukça zorlu bir süreçti. Antrenman programi çok farkli ve bu antrenman programini çikarabilecek sporculari aldilar. Bu süreçte sadece Michael Phelps degil, birçok iyi sporcu vardi. Onlarla bu atmosferde olmak çok önemliydi. Colorado Springs’teki tesis dünyanin sayili tesislerinden birisi. Çok gizli, korunakli bir bölgeydi ve orada olmak çok önemliydi benim için. O sirada liseye gidiyordum ve 2015 yilinda mezun olup üniversiteye basladim. Beden egitimi ögretmeni ya da antrenör olmak hedefimde yoktu. 3.5 yasindan beri sporcuyum, kardesim de Efeler Ligi’nde voleybolcu. Ailece sporun içindeyiz ve bu nedenle psikoloji seçtim. Gerçekten büyük zevk aliyorum psikolojiden. Su anda da Hacettepe Üniversitesi’nde yüksek lisans yapiyorum, egzersiz ve spor psikolojisi alaninda. Okulumla sporu birlestirerek, spor psikolojisi alaninda sporculara destek vererek onlarin performansinin yükselmesine yardimci olmak istiyorum” açiklamasinda bulundu.
“Arkadaslarima danismanlik vermem etik degil”
Psikoloji okumasina karsin, bunu kendisi için kullanamadigini söyleyen Üstündag, “Terzi kendi sökügünü dikemezmis. Ben de oldukça zorlaniyorum. Farkindaligim yüksek oldugu için sorunlarimi bulmak zor olmuyor fakat kendime müdahale etmek zor oluyor. Bu yüzden ben de spor psikologumdan ve ayrica bir baska psikologumdan destek aliyorum. Ama arkadaslarim bazen ‘Yeterince antrenman yapiyorum ama olmuyor’ diyorlar. Ben de bunu söylüyorum. Bilimsel, zihinsel, mental bazi psikolojik eksikliklerin oldugunu görüyoruz. Ben zaman zaman önerilerde bulunabiliyorum fakat çevremdekilere müdahale etmem söz konusu degil, çünkü etik degil. Faal sekilde spor yaparken, iç içe oldugum insanlara danismanlik vermem dogru degil. En fazla onlari tanidigim baska spor psikologlarina yönlendiriyorum” dedi. Son olarak kariyer planindan bahseden Nida Eliz Üstündag, “Ben sporu surada birakirim diye bir sey söyleyemiyorum. Birakmak istedigim zaman birakma hakkimi kendime veriyorum. Ama ikinci olimpiyatima gidip, 2 olimpiyat gören bir spor psikologu olarak birakmak istiyorum. 2024’e katilip final yüzersem benim için çok güzel olur. Sonrasinda yüzmeyi birakir miyim bilmiyorum. Kosullar ve benim spordan beklentilerim önemli. Su anda 25 yasindayim, olimpiyatlarda 28 yasinda olacagim. Bu yil 32 yasinda bir yüzücü birakti. 2028’de de belki spor psikologu olarak giderim olimpiyata” diyerek sözlerini tamamladi.